Oyun dünyasındaki çoğu janra ve türde rekabetten söz edebiliriz, ancak bir kategori var ki tam 25 yıldır tek bir oyun tarafından domine ediliyor. Pek çok jenerasyona dokunan ve seneler içerisinde geniş bir hayran kitlesi yaratan The Sims, yaşam simülasyonu denilince akılda canlanan yegane yapım konumunda. Yayıncı koltuğunda Electronic Arts’ın oturduğu Maxis imzalı kült klasik, hiç şüphe yok ki çeyrek asır boyunca bu türün tek hakimi oldu.
Fakat bu devran çok yakında değişecekmiş gibi görünüyor zira The Sims’in tahtına oturmaya ya da en azından hegemonyasına son vermeye aday son derece sağlam bir yaşam simülatörü geliyor. Bu oyun, inZOI‘den başkası değil. The Sims’e çok daha gerçekçi ve detaylı bir alternatif olmayı hedefleyen yapım, geçtiğimiz ağustos ayında Steam’de ücretsiz yayımlanan karakter yaratma stüdyosuyla müthiş bir ilgi görmüştü.
Yaratıcılığın sınır tanımadığı ve her seçimin yeni ve beklenmedik deneyimlere yol açtığı bir dünya sunan inZOI, başlangıçta 2024 yılında piyasaya sürülecekti. Daha sonra yayın penceresinde değişikliğe gitmeye karar veren KRAFTON, lansman tarihini 28 Mart 2025 olarak belirledi. Güney Koreli geliştiricinin tarafımıza sağladığı ön inceleme kodu sayesinde merakla beklenen oyuna ilk bakışımızı atma şansı yakaladık ve KRAFTON’un gelecek yaşam simülatörünün ne kadar etkileyici olduğuna dair çok fazla fikir edindik.
inZOI’de oynamaya ilk başladığınızda, oyunun son derece kapsamlı özelleştirme seçenekleri sunan karakter oluşturma sistemiyle başlayacaksınız. Oyuncuların seçim yapabileceği altı yaş grubu bulunuyor: bebekler, çocuklar, gençler, genç yetişkinler, yetişkinler, orta yaş ve yaşlılar. Zoi’nin cinsiyetini erkek, kadın veya non-binary (ikilik dışı cinsiyet) olarak ayarlayabiliriz. Uğraşmak istemeyenler için bir dizi önceden ayarlanmış karakter de bulunuyor.
inZOI’nin Karakter Stüdyosu’nda eşsiz görünümlü bir karakter oluşturmak için yüzler için basitleştirilmiş veya ayrıntılı bir editör arasında geçiş yapabilirsiniz, ancak bedenler hangi yönlere çekilebilecekleri konusunda daha sınırlı bir aralığa sahip. Buna rağmen yeterli araçlar olmakla birlikte dudaklar ve gözler gibi belirli özellikler için daha fazla hazır ayar olabilirdi. Ayrıca sakal ve saç stilleri açısından da sınırlı bir yelpaze sunuluyor. Dediğim gibi kapsamlı özelleştirme yapabileceğiniz çeşitli araçlar var, ancak daha fazla seçenek olabilirdi.
Zoi’nizin mimiklerini test etmek için bir uygulamayı kullanabiliyor olmanız, karakter yaratıcısındaki en ilginç ayrıntı olsa gerek. Live Link Face uygulamasını Apple App Store’dan indirerek (şu anda sadece iOS’te mevcut) çeşitli ifadeler yapabilirsiniz. Bunlar Zoi’ye gerçek zamanlı olarak yansıyor. Mevcut donanımdan veri yakalayan özel bir animasyon oluşturma seçeneği bile var. Şimdi işin teknik yönlerinin yanı sıra, özelliklerden bahsedelim. Bir Zoi’nin kişiliğini, sevdiği ve sevmediği şeyleri belirleyen bir dizi seçenek arasında tıklayarak ayarlayabilirsiniz.
Aynı şekilde yaşam hedefleri de belirlenebilir. Bu da huzurlu bir yaşam veya ilerleme gibi belirli bir büyüme noktasına odaklanmalarını sağlar. Çok fazla büyüme seçeneği var ve Zoi’ler için bu seçimleri yapabilmek gerçekten hoşuma gitti çünkü oyuna gömüldüğüm saatler boyunca söyleyebileceğim kadarıyla, özellikleri arzuları üzerinde büyük bir faktör oynuyor.
inZOI çok sayıda yönetim mekaniğine sahip. Şehrin kendisiyle başlarsak, ilk Zoi ailemizi yaşam mücadelesine bıraktığımızda, şu anda iki harita arasında seçim yapabiliyoruz. Bu şehirlerden biri Seul’e benzerken, diğeri Miami Beach’i andırıyor. Oluşturduğum aile, sahip olduğu sınırlı parayla şehrin dışında küçük bir apartman dairesi satın aldı. Ailenizi aynı evin içerisine yerleştirdiğinizde ortaya çıkabilecek sorunlara hazırlıklı olmanız lazım zira her şey bir anda rayından çıkma potansiyeline sahip.
Onları aynı çatı altında yaşayan normal insanlar gibi hissettirmek için günün önemli kısmında konuşturmalı ve vakit geçirtmelisiniz. Aksi takdirde evin içerisine kaos hakim olabilir. Şehrin çok sayıda özelliğini tamamen değiştirebiliyoruz. Hava durumu, reklam panolarında gösterilenler, sokaklarda dolaşan hayvanlar, çimenler, ağaçlar, aklınıza ne gelirse. Yaşam mekaniği oranını (romantizm veya yaşlanma oranı gibi) ayarlamama izin veren seçeneklerin yanı sıra bir “Karma Report” adlı bir sistem bile var. Ayrıca gerçek hayattaki bir görüntüyü almanızı ve Inzoi’ye aktarmanızı sağlayan 3D yazıcı özelliği de bulunuyor.
inZOI, gerçekten de Zoi’lerin hayatlarının her yönüne hakim olmanızı istiyor. Hatta her karakterin programını ilgilenecekleri etkinlikleri dahil etmek veya çıkarmak için değiştirebilirsiniz, ancak kontrol edemeyeceğiniz şeyler de var, örneğin şehirde ortaya çıkan salgınlar gibi. inZOI’de oynarken simülasyonun devam etmesi için her zaman bir ailenin kontrolünde olmanız gerekiyor. Tıpkı Sims’te olduğu gibi gerektiğinde zamanı duraklatabilir, oynayabilir ve ileri sarabiliriz.
Yapı Stüdyosu aracılığıyla nesneler ve yapı bileşenleri ekleyip çıkarabiliyoruz ve daha da önemlisi ailedeki Zoi’ler üzerinde doğrudan kontrol sahibi olabiliyoruz. Doğrudan derken, hareket tuşlarına basarak onları tam anlamıyla hareket ettirebileceğinizi ve yapmalarını istediğiniz şeyi yapmak için sıraya alınmış tüm eylemleri iptal edeceklerini kastediyorum. inZOI, fotogerçekçi grafikleri ve detaylı çevre tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Gün batımında Bliss Bay’in altın rengine bürünmesi veya Dowon’un modern sokaklarında dolaşmak, gerçekten etkileyici görsel deneyimler sunuyor.
Fakat bu görsel ihtişamın altında, oyunun genel atmosferinin biraz cansız göründüğünü söyleyebiliriz. Özellikle, Zoi’lerin etkileşimlerinin derinlikten yoksun olması ve duygusal bağ kurmanın zor olması, bu eleştirimizin temelini oluşturan en önemli iki faktör konumunda. inZOI’de oyuncular sadece dünyada yaşayan diğer ailelerin hayatlarını görebilmekle kalmıyor, aynı zamanda bunu yapmaya teşvik ediliyor. Daha önce bahsettiğim Karma Report adlı sisteme geri dönersek, işinizin bir parçası da şehrinizin acımasız bir cehennem çukuruna dönüşmemesini sağlamak.
Zoi’ler birbirlerine ve kendilerine tuhaf şeyler yapmaya meyilliler ve bu rapor size kimin kötü veya iyi listesinde olduğunu gösteriyor. Karma sistemi aracılığıyla ya da sadece hayatlarına girip onları kötü şeyler yapmaktan alıkoymak için mümkün olduğunda müdahale etmeniz gerekecek. Zaman ilerlediği sürece, şehirdeki her ailenin eylemleri simüle ediliyor. Yani dünyanın bir yerinde işleri düzene sokuyor olabilirsiniz ama bu birilerinin evinde yangın çıkmasını ve o Zoi’lerin çeşitli sorunlar yaşamasını engellemiyor. Kısacası zaman uyumuyor.
Ön incelemede oyunda geçirdiğim vakit, inZOI‘deki tam bir şehrin nasıl simüle edilebileceğini anlamak için yeterli değildi elbette. Fakat yine de oyun içi karakterleri yönlendirme ve ne yapmaları gerektiği konusundaki seçenek havuzu, geniş özelleştirme sistemi ve zengin detaylı dünyası, oyunu sevmem için yeterli oldu. Yukarıda da bahsettiğim gibi eksikler yok değil, ancak inZOI’nin henüz yolunda başında olduğunu ve zaman içerisinde önemli bir mesafe kat edeceğini düşünüyorum.
Bu noktada KRAFTON’un, tıpkı EA ve Maxis’in yaptığı gibi uzun yıllar sürecek bir yaşam simülasyonu yaratmak için doğru formülleri uygulaması gerekiyor. Güney Koreli şirket, inZOI: Creative Studio demosunun 20 Mart’tan 28 Mart’a kadar yayında olacağını duyurdu. Demo, oyuncuların inZOI’nin Karakter Stüdyosu ve Yapı Stüdyosu’nu deneyimlemelerine olanak tanıyacak. inZOI, 28 Mart 2025 TSi 03:00 itibarıyla Steam üzerinden 29,99 dolarlık bölgesel fiyatıyla Erken Erişim’e açılacak.
